Nasıl Bir Şükür Hâli

Ömer Çelik

NASIL BİR ŞÜKÜR HÂLİ….

Kazakistan’ın eski başkenti Almatı’dayız…

Kıymetli kardeşlerimiz İsmail Oğuz ve Mahmut Hakkı Sezer bizi bir hasta ziyaretine götürüyorlar.

Hastamız 18 sene önce geçirdiği trafik kazasında omurilik felci olmuş, yatağa mahkum bir kardeşimiz… Gözleri de sonradan âmâ olmuş. Göğüsten aşağısı tutmuyor, gözleri görmüyor, belden aşağısı çürümeye yüz tutmuş. Ama kalbi, beyni ve kulağı fevkalade çalışıyor. İsmi Dil Murat yani Gönül Ehli Murat.

Hanımı bakımını canla başla yapıyor, halinden hiç şikayetçi değil. Bu hizmeti Allah için büyük bir maneviyat kapısı olarak görmüş…

Dil Murad’ın yanına giriyoruz, selam veriyoruz. Büyük bir aşkla ve şevkle selamımızı alıyor.

“- Nasılsın?” diye soruyoruz.

“- Hudayğa şükür” diyor, Allah’a şükrediyor, ama nasıl bir şükür…

“- Bir ağrın, bir şikayetin var mı?” diye soruyoruz.

“- Hiçbir şikayetim yok. Kimi kime şikayet edeceğim” diyor. Her haliyle Allah’tan razı olduğunu söylüyor, gösteriyor, hissettiriyor.

Baktık, Dil Murat bütün çile ıstırabına rağmen hep Allah Teâlâ ile beraber. Hep O’nun zikri ve fikri içinde. Hiçbir zaman Rabbini unutmuyor. O’nu anıyor ve O’na şükrediyor.

“- Sana şifâ âyetlerini okuyayım” dedim. Çok sevindi.

Okuyup üflerken sevincinden ruhunun âdeta kelebekler gibi uçmaya çalıştığını hissettim. “Allah razı olsun” diyordu. Duyduğu mutluluktan içi içine sığmıyordu. Bir an okuduğumuz Fatihalar, İhlaslar ve Yâsinlerle kabirdeki ruhların nasıl da sevindikleri, seviniyor oldukları gözümün önünde canlandı. Çünkü Dil Murat’ın o erimiş, çürümeye yüz tutmuş ruhu, kabirdeki ruhtan farksızdı…

“- Bana Şamalgan Medresesi’nden Kuvat hoca gelip tefsir dersi veriyor. 20 ciltlik bir tefsirden. (Kurtubi tefsirini kastediyor.) Çok memnun oluyorum. Kur’an çok güzel, onun mânaları ne kadar güzel…” diyordu.

Dil Murat’ta olmayan dert yok. Ama imanı, zikri, şükrü çok fazla…

Düşündük, bizde olmayan nimet yok. Ama zikrimiz, şükrümüz ne durumda…

Allahım! Dil Muratımız’a şifa ver.

Bize de bol bol akıl…

Bookmark the permalink.

Comments are closed