1. Hadesten Temizlik

“Hades”ten temizlik gözle görülmeyen ancak bedende hükmen var olduğuna inanılan pisliklerden kurtulmaktır. Bu temizlik, duruma göre abdest veya gusül ile gerçekleştirilir. Bu çeşit temizlik, maddî kirleri gidermek ve beden sağlığını korumak gibi bir çok faydayı ihtivâ etmekle birlikte, kendisi de başlı başına bir ibâdet olup diğer ibâdetlere hazırlık hükmündedir. Allâh … Devamını Oku

2. Necâsetten Temizlik

“Necâset”ten temizlik bedenin, giyilen elbisenin veya ibâdet edilecek mekânın necis olan şeylerden arındırılmasıyla sağlanır. Bu konuda öncelikle dikkat edilmesi gereken husûs, tuvalet âdâbına riâyettir. Bu hususla alâkalı, Peygamber Efendimiz’in sünnetinde ve tatbikâtında mevcut bulunan bir kısım edep kâideleri şunlardır: 1. Tuvalete girmeden önce, üzerinde Allâh veya Peygamber ismi gibi kutsal … Devamını Oku

3. Bedeni Çeşitli İfrâzâttan Temizlemek

Yukarıda zikredilen hades veya necaset hali dışında vücûtta oluşan birtakım kir, pas, koku ve bunlara sebep olan ifrazattan temizlenmek, Resûlullâh -sallallâhu aleyhi ve sellem-’in sünnetidir. Her Müslümanın en azından haftada bir kez, özellikle cuma günleri yıkanması, Efendimiz tarafından bilhassa tavsiye edilmektedir. Bu husûsla alâkalı rivâyetlerden bir kısmı şöyledir: “Biriniz cuma … Devamını Oku

D. KAPI ÇALMA ve İZİN İSTEME ÂDÂBI

“İzin istemek üç defâdır. İzin verilirse girersin, verilmezse geri dönersin.” Buhârî, İsti’zân, 13 Günlük hayatımızda gerek kendimize ait gerekse başkalarının bulunduğu mekânlara girer çıkarız. Elbette bu durum, mü’min bir kimse için belirli bir âdâb içinde gerçekleşecektir. Kur’an-ı Kerîm bu husûsta bizlere şöyle seslenmektedir: “Ey îmân edenler! Kendi evlerinizden başka evlere, … Devamını Oku

E. SELÂMLAŞMA ÂDÂBI

“Bir selâm ile selâmlandığınız zaman, ondan daha güzeli ile selâmı alın veya aynıyla karşılık verin!” en-Nisâ 4/86 İslâm dîninin mü’minler arasında tesis etmeye çalıştığı muhabbet ve ihtiram vâsıtalarından biri de selâmlaşmaktır. Efendimiz -sallallâhu aleyhi ve sellem- bu husûsu şöyle ifâde etmiştir: “Îmân etmedikçe cennete giremezsiniz; birbirinizi sevmedikçe de îmân etmiş … Devamını Oku

F. MUSÂFAHA ÂDÂBI

“İki Müslüman karşılaştıklarında musâfahada bulunurlarsa birbirlerinden ayrılmadan önce günahları bağışlanır.” Ebû Dâvûd, Edeb, 142 Musâfaha, dilimizdeki kullanımıyla tokalaşmak veya el sıkışmak demektir. Birbirleriyle karşılaşan mü’minlerin önce selâmlaşıp sonra musâfaha yapmaları İslâm’ın tavsiye ettiği güzelliklerdendir. Dolayısıyla tokalaşmak için elini uzatandan yüz çevirmek ve mukâbelede bulunmamak, edebe aykırı bir davranış olarak telâkki … Devamını Oku

G. KONUŞMA ÂDÂBI

“Özür dilemek zorunda kalacağın bir sözü söyleme!” İbn-i Mâce, Zühd, 15 Konuşmak, insanlar arasındaki iletişimi, muhabbeti ve anlaşıp kaynaşmayı sağlayan büyük bir ilâhî lutuftur. Yani insanlar duygu ve düşüncelerini, arzu ve taleplerini çoğu kez konuşarak ifâde ederler. Bir kimsenin kullandığı dil ve üslûb, onu hayatta başarılı kılabildiği gibi hüsrâna da … Devamını Oku

H. SAYGI (HÜRMET) ÂDÂBI

Âlemi Hızır bil bâtın u zâhir Olayım der isen bu yolda mâhir Harabât ehline hor bakma zâhid Defîneye mâlik virâneler var. İbrahim Hakkı Erzurûmî Aynı toplumda yaşayan insanlar, gerek sâhip oldukları maddî ve mânevî imkânlar açısından, gerekse cinsiyet itibariyle farklılık arzederler. Ancak bu farklılıklara rağmen hepsi de insan olma vasfında … Devamını Oku

İ. GÜLME ÂDÂBI

“Çokça gülmeyiniz! Gülmenin aşırısı kalbi öldürür.” Tirmizî, Zühd, 2 Gülmek insanoğlunun umûmiyetle huzûrunu, sürûrunu ve bediî duygularını dışa yansıtan bir husûsiyettir. Kişinin îcâb ettiği hallerde gülmesi, tabiî ve müspet bir davranıştır. Tabiî olmayan ise gerektiği zaman gülmemek veya aşırılık göstererek gülmeyi kontrol edememektir. Dolayısıyla yerinde ve kararında gülmek, âdâb açısından … Devamını Oku

K. ŞAKALAŞMA ÂDÂBI

Latîf olsa latîfe hoştur elbet Velâkin hâriç olmaya edepten Kastamonulu Beyânî Türkçemizde mizah veya latîfe gibi kelimelerle de ifâde edilen şaka tâbiri, genellikle güldürme ve eğlendirme gâyesi taşıyan söz veya davranışlar için kullanılır. Şakalaşma; samîmiyet netîcesinde insanları rahatlatma, gönüllere ferahlık verme, dostluk ve muhabbeti geliştirme gibi tezâhürleri göz önüne alındığında … Devamını Oku